50 yılı aşkındır devletin ana artel kurumlarına sızarak güçlenen ve 15 Temmuz akşamı kanlı darbe kalkışmasıyla 254 vatandaşımızı şehit eden terör örgütü FETÖ'nün eli kanlı katillerini elbette unutmadık.
Doğrusuyla yanlışıyla 15 Temmuz sonrası başlatılan FETÖ ile mücadelede bugüne kadar binlerce kişi tutuklandı, yüz binlerce kişi KHK'lar ile işlerinden atıldı yine yüzbinlerce kişi hakkında açılan davalar halen sürmekte.
İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu bu mücadelenin en tepesinde ve en etkin ismi. Her defasında FETÖ Terör Örgütü'nün son ferdi kalana kadar mücadele edeceklerini ve bu konuda ne kadar kararlı olduklarını ifade ediyıor.
Biz gelelim bugünki makalemin konusuna ancak makalenin anlam kazanması için sizleri 15 Temmuz öncesi atılmış bir twitlle başbaşa bırakacağım.
''Ey Faruk Çelik; eni sonunda Fethullah Hoca'ya saygı gösterecek ve hizaya geleceksin!''
Bu tiwiti atan şahıs benim şehrimde FETÖ'nün basın yayın organı olduğu için KHK ile kapatılan Urfalı bir gazeteci.
Soru şu: Türkiye'de yüz binlerce insan sosyal medya paylaşımları, Bankasya hesapları, sendika üyelikleri, Zaman ve Taraf gazetelerine abonelik, dershane gibi kriterler baz alınarak işten atılmış, dava açılmış hatta hapis cezasına çarptırılmış iken Taraf gazetesinin Şanlıurfa resmi temsilcisi olan bir gazeteciye neden dokunulmadı?
Şimdi size çarpıcı bir soru soracağım. Ak Parti Genel Başkanı ve ülkenin cumhurbaşkanı kim?
-Dalga mı geçiyorsun? dediğinizi duyar gibiyim. Haşa, haddime değil okurlarımla dalga geçmek. Elbette hepiniz bu ismin Recep Tayyip Erdoğan olduğunu biliyorsunuz. Ve yine Şanlıurfa'da yerel gazetecilerin ayakta durmalarının tek şansının belediyeler olduğunu da.
O halde sizi 2 twitle daha başbaşa bırakayım.
Tarih: 08112015
Saat: 19:15
''Sizin gibi adamlar Erdoğan'a daha çok hata yaptırır. 1 Kasım başarısı Erdoğan geri durup Dvutoğlu öne çıktığı içindir!''
Tarih:15/05/2016
Saat: 21:33
''Davutoğlu ve ailesi mütevazılık yaptıkça Erdoğan halkın gözlerinden düşmeye devam ediyor. Hele Binali Yıldırım gelirse vay haline :) ''
Tahmin ettiğiniz gibi bu, iki twitin sahibi de aynı gazeteciye ait ama bununla sınırlı kalmıyor şehre, Ak Partiye, Cumhurbaşkanına, bakana ayar verme hadisizlikleri.
Malum, pandemi sürecinde İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu istifa etmiş, Cumhurbaşkanı Erdoğan bu istifayı kabul etmemişti. İşte o gün vakaların artmasını gerekçe göstererek atılan twitte bu kez hedefi Soylu'nun ta kendisiydi.
''Ülkede kimin yaptığı yanına kaldı ki on binlerce insanın sağlığını tehlikeye atanlara kalsın!''
Bu arkadaş bir ara da ''Şanlıurfa'da devlet yok!'' twiti de atan arkadaş.
Ama aynı zamanda bu arkadaş Şanlıurfa Ak Parti BŞ Belediye Başkanı Nihat Çiftçi gidene kadar, yine Ak Partinin bir önceki il başkanı Bahattin Yıldız'a da saldıran ama ne hikmetse Şanlıurfa Ak Parti belediyelerinin milyonluk ettiği adam!
Şimdi anladınız mı neden Ak Parti Genel başkanı ve Cumhurbaşkanı kim sorusunu sorduğumu?
1- Cumhurbaşkanını alenen aşağılayan!
2- FETÖ'nün resmi yayın organının resmi temsilcisi
3- İç İşleri bakanını hedef alan!
4- Şanlıurfa'da devlet yok twiti ile Şanlıurfa valisini yok sayan!
5- Şanlıurfa Ak Parti il başkanını hedef alan!
Bir ismin bugün Şanlıurfa Ak Parti Belediyelerinden kazandıkları ile yılda 1.5 milyon kazanmasının izahı nedir?
Evet, yılda 1.5 milyon kazandığı iddiası bana ait değil, bizzat kendisinin beyanıdır!
ALLAH KİMSEYİ KENDİ DİLİYLE SINAMASIN!
Hep derim, Allah kimseyi kendi diliyle sınamasın zira adamı rezil eder o dil...
Bakınız; bu şahıs salt benin açtığım haber sitesinin kısa sürede popüler olmasını hazmedemediği için kısa süre önce attığı tiwtte şöyle buyuruyordu.
''Sen gel memleketin en iyisi 20 gazeteciyi işe al, istihdam sağla. Maaşlarını ver, SGK primleri, stopaj, vergi karşıla ama adamın biri çıksın kopyala yapıştır habercilikle para kazansın!''
Elbette eski/yeni belediye başkanı, il başkanı, belediye başkan yardımcısı, avukat, teşkilat üyesi, ŞUSKİ Genel Müdürü, genel sekreter yardımcısı gibi 10 ortağı bulunan bu zırto belediyelerin kendisinden başka kimseye emeğini vermesini içine sindiremeyecekti ama taş attığı kaya bendim ve ben o taşı adama yediririm.
Hadi gelin basit bit matematik hesabı yapalım.
Bir iş verenin sırtındaki en ağır yük işçinin maaş ve SGK primleridir. Bu zırto kendfi ağzıyla 20 kişiyi çalıştırıyor. Asgari ücretle çalışanın dahi işverene aylık maaliyetinin 4.5 bin olduğunu hesapladığımızda: Bu zat ayda 90 bin maaş verdiğini beyan etmiş oldu. Yani yıllık bir milyon 80 bin işçi gideri olan bir yerel gazeteciden bahsediyoruz.
Hadi kira, stopaj, vergi, yeme içme, ulaşım, internet giderlerine de 200 bin yazalım. Etti mi 1.280?
Bu arkadaş babasının hayırına çalışmadığına göre ve biz vicdanlı davranıp giderinin %20'sini kar ettiğini düşünelim ki eder 228 bin.
Alın size Şanlıurfalı yerel bir gazetecinin yıllık geliri: 1.560!
Evet, iddialara bakılırsa ortağı olan Mardinli gazeteciyle birlikte bazı belediyelerin özel kalemi üzerinden, ŞURKAV, ŞUSKİ, OSB, TİCARET Odası, Milli Eğitim gibi kurumlardan faturası aldıklarını saymazsak bile yerel bir gazetecinin yıllık geliri BİR MİLYON BEŞYÜZ ALTMIŞ BİN!
Adama sorarlar:
1- Bir gazetecinin bu korkunç parayı kazanmasını hak edeceği ne yapabilir?
2- Cumhurbaşkanına, bakana, il ve BŞ belediye başkanına hakaret twitleri atan bir gazeteci nasıl olur da hala Ak Parti belediyelerden bu devasa boyutta para kazanabiliyor?
3- FETÖ'nün yayın organının resmi temsilcisi nasıl olur da hala belediyelerde, resmi kurumlarda saygınlık görür?
AJANS MESELESİ!
Son 2 yıldır Şanlıurfa kamuoyu bu şahsın ajans diye millete yutturduğu internet sitesinin bir siyasi sime 400 bin liraya satıldığı iddiasını konuşadursun AJANS nedir diye bir bakalım.
Bizler AJANS anlamında AA/İHA,DİHA,İHLAS gibi Türkiye'nin bir yanında hatta Avrupa ve dünyanın bazı ülkelerinde mühabirleri, ofisleri, yüzlerce çalışanları olan dev ajansları biliriz. Şanlıurfa'da dahi 3 elemanı olmayan bir internet sayfasına ajans adı altında ödeme yaparsanız elbette milyonluk adam olurlar.
Evet, her belediye ve birçok kurum ile STK
1- Çakma ajans!
2- Kimselerin okumadığı yerel yazılı gazete!
3- Haber sitesi!
Ve 4: Mardinli, daha 2 yıl öncesine kadar kimsenin adını dahi duymadığı ortağı ile ŞURKAV üzerinden düzenli ödemeler yapılan bu şahıs kendi dili ve kalemi ile yıllık kazancını ortaya dökmüştür.
GÜLENDER AÇANAL'A SORUYORUM!
Şnlıurfa Milletvekili olarak bir Mradinlinin başkanlığını yaptığı Ankara ŞURKAV Şubesinin yönetim kurulu olmak sizi hiç mi rahatsız etmiyor Sn. Vekilem?
Evet, dostlar;
Buradan Şanlıurfa Valisi Sn. Abdullah Erin ve İç İşleri Bakanımız Sn. Süleyman Soylu'ya sesleniyorum. Veriler ortada. Bu orantısız kazancı araştırmakta devletin güvenlik kollarının görevidir. Yani sizlerin talimatına bakıyor...
Zira uzaktan eğitim sürecinde eğitim alamayan yoksul Şanlıurfalı öğrenciler 500 liralık tablet alamazken ve belediyelerimiz bu sorunu çözemezken nasıl olurda yerel bir gazeteci böyle bir rakamı kazanır.
Bu balonu kim patlatacak?
Altında ne var?
Aklıma deli sorular geliyor...
Gazetecilikten bu para kazanılmayacağına göre nasıl bir ilişki ağır var?
FACEBOOK YORUMLAR