BİR ÖLÜDEN KIRIKÇI'YA MEKTUP!

Ekrem Arpak
ABONE OL

Başlığa bakıp "Yahu, ölüden mektup mu gelir?" diyenleri duyar gibiyim... Eğer sizinde böyle bir eleştiriniz varsa, peşin söyleyeyim haklısınız... 

Elbette ölüden mektup geldiğine inanmak saçmalıktır ama şöyle bir arkanıza yaslanın ve düşünün lütfen:

*Bugüne kadar gözler görmediğimiz, kulaklarımızın işitmediği, dokunmadığımız, hissetmediğimiz nelere inandık değil mi? 

*Veya inanmadığımız halde inanmış gibi yaptıklarımızı düşünün. 

*İnanmak zorunda bırakıldığımız onca zırvalığı... 

İşin bir de duyduğumuz, gördüğümüz, dokunduğumuz ama üç maymunu oynadığımız veya oynamak zorunda bırakıldığımız şeyler var hayatlarımızda... 

Ölüden gelen mektuba geçeceğim elbette ama şunu özellikle vurgulamak isterim: Birileri istiyor diye hiçbir şeye inanmak zorunda değilsiniz. 

Malum, Şanlıurfa Kamuoyunun son birkaç haftadır gündem konusu şehitlikteki petrol arazisi meselesi. 

İmara uygun olmadığı ve teberru ödenmeden BŞ Belediye meclisinden geçtiği iddia edilen proje bir yana, proje sahibin Ak Parti Şanlıurfa il başkan yardımcısı olduğu ve il başkanı Kırıkçı'nın da ortak olduğu iddiaları adeta kamuoyuna bomba gibi düştü. 

Elbette bizlere düşen; taraf tutmadan, iftira atmadan, iddialar sahiplerince ıspatlanmadan konunun takipçisi olmak ve gerçeği okurarımızla paylaşmak ve Sn. Kırıkçı'nın cevap varmesini beklemekti. 

Malumunuz, Sn. Kırıkçı konuya dair bir basın açıklaması ile kendince iddialara cevap verdi. Gelin o basın açıklamasını okuyalım ve sonrasında devam edelim. Sn. Kırıkçı gerçekte cevap mı verdi yoksa başka bir algı operasyonunun stratını mı?

''KAMUOYUNA

Son günlerde bir kısım Sosyal Medya hesaplarında bir İmar Düzenlemesiyle ilgili tepkileri “Siyaset Tahammül İşidir” yaklaşımıyla değerlendirdik. Elbette ki AK Parti olarak Kamuoyu bizim önceliğimizdir. Bu sebeple kamuoyunun yaklaşım ve eleştirilerini dikkate alarak Büyükşehir Belediyemizden ve yetkili birimlerden dosyanın hassasiyetle tekrar gözden geçirilmesini istedik. Bu iş ve işlemlerle ilgili karar ve yetki mercii olan Büyükşehir Belediyemiz, askıdaki İmar değişikliği düzenlemesine yapılmış olan itirazları kamuoyu hassasiyetini de göz önünde bulundurarak Büyükşehir Belediye Meclisimizde tekrar değerlendirecektir.

Ancak bahse konu İmar düzenlemesi üzerinden Partimize ve şahsımıza yönelik ahlaksız bir iftira ve algı mühendisliği yapılması bu işin esas maksadını ortaya koymaktadır. Çamur at izi kalır yaklaşımıyla, sürecin hiçbir kısmında müdahalesi olmayan partimizi ve şahsımızı iftira ile yıpratmaya çalışanlar iyi bilsinler ki, bu güne kadar tüm yanlışlarla mücadele ettiğimiz gibi bundan sonra da mücadeleye etmeye devam edeceğiz. Bu pervasız saldırıların sebebi ise onurlu bir siyaset yapma ısrarımızdaki duruşumuzdur. Bu saldırılar, bizi partimizin de temel düsturu olan temiz siyaset yapma ısrarımızdan alıkoyamayacaktır. 

Bu algı kampanyasında dikkatimizi çeken şey ise, algıyı oluşturanların Ankara’dan telefonla bazı basın ve STK ları arayarak algıyı köpürtme telkininde bulunmalarıdır. Bu ahlaksız kumpas, işin maksadını zaten ortaya koymaktadır. Ayrıca bazı basın kuruluşlarının kimler tarafından arandığını ve bu aramalarda sürecin içine mutlaka partimizi ve şahsımızı katma ısrarından da haberdarız. Şehirler yasalarla yönetilir, algılarla değil. Üç beş şahsi muhterisin müfteri yaklaşımları, çürümüş bir vicdanın ve ilkesiz bir siyasi ihtirasın dışa vurumudur. 

Göreve geldiğim günden bu yana eleştiri kültürünü diri tutmak için hiç kimseye dava açmadım. Ancak bu iyi niyetimizi siyasi bir linç kampanyasına dönüştürme çabası içinde olanların asla iyi niyetli bir yaklaşım içinde olmadıklarını görüyorum. Bu sebeple, hiç bir kararında müdahalemizin olmadığı bahse konu imar düzenlemesi ile ilgili iftira ve algı kampanyası konusunda kesinlikle hukuki süreci başlatacağımızı ifade etmek isterim. Müddei iddiasını ispatla mükelleftir. Aksi taktirde müfteridir. Bu kumpas odakları elbetteki adalet önünde hesap vereceklerdir. 

Hiç bir sürecine müdahil olmadığımız bahse konu imar düzenlemesinin teknik ve diğer işlemlerine dair soruların muhatabı ise AK Parti İl Başkanlığı değildir.

Kamuoyuna saygıyla arz ederiz.

AK Parti Şanlıurfa İl Başkanlığı''

BEYAN ESASTIRDA GERÇEKLER NE OLACAK?

Elbette Sn. Abdurrahman Kırıkçı'nın Ak Parti yani iktidarın il başkanı olarak altına imza attığı bu basın açıklamasında sarfettiği sözleri yani beyanını esas almak durumu ve zorundayız. Bunu yaparken de makamına ve şahsına saygıda da kusur etmeye kimsenin hakkı yok lakin gelin bu basın açıklamasını satır satır sorgulayalım ve bakalım Sn. Kırıkçı gerçekten kamyoyu vicdanını rahatlatmak için mi yapmış...

1- SİYASET TAHAMMÜL İŞİDİR!

Basın açıklamasının girizgahında ''siyaset tahammül işidir...'' vurgusu yapılmış olsa da Sn. Kırıkçı'nın kamuoyunun ucube bir projeye yaptığı haklı eleştirilere zerre tahammül edemediği gerçeği sonrasında karşımıza çıkıyor zira Sn. Kırıkçı isim vermeden sosyal medya kullanıcılarını ve bazı basın mensuplarını alçakça bir algı operasyonu yapmak ve şaklabanlıkla itham ediyor.

İl Başkanı olmasını insanlara hakaret etme mercii olarak görüyor ve adeta kin kusuyor.

2- ZEYNEL ABİDİN BEYAZGÜL DÜŞMANLIĞINA DEVAM!

Sn. Kırıkçı basın açıklamasının giriş kısmında ''Bu sebeple kamuoyunun yaklaşım ve eleştirilerini dikkate alarak Büyükşehir Belediyemizden ve yetkili birimlerden dosyanın hassasiyetle tekrar gözden geçirilmesini istedik. Bu iş ve işlemlerle ilgili karar ve yetki mercii olan Büyükşehir Belediyemiz, askıdaki İmar değişikliği düzenlemesine yapılmış olan itirazları kamuoyu hassasiyetini de göz önünde bulundurarak Büyükşehir Belediye Meclisimizde tekrar değerlendirecektir.''

Diyerek aslında topu BŞ Belediye Başkanı Sn. Zeynel Abidin Beyazgül'e atarak uzun yıllardır sürdürdüğü Beyazgül karşıtlığında adeta zirve yapıyor.

İşin garibi, basın açıklamasında Ak Parti amblemi ve gücünün ardına sığınılmış ve tek bir isim proje üzerinden Ak Partiye eleştri getirmediği halde, konunun Ak Parti'ye zarar verme amaçlı eşelendiğini iddia edilmiş.

İyi de Sn. Kırıkçı; Zeynel Abidin Beyazgül HDP, CHP, İP veya bir başka siyasi partinin BŞ Belediye Başkanı mı? Hesap sorduk der gibi topu sürekli BŞ Belediyesine atarak Ak Parti'ye asıl zararı siz vermiş olmuyor musunuz?

3) HUKUKİ YOLLARA BAŞVURACAĞIZ!

Sn. Kırıkçı sürüyle hakaret ettiği isimleri hukuki yoldan şikayet edeceğini ifade ediyor. Gerekçe olarakta Ak Parti ve şahsının onurlu, temiz, adil siyaset anlayışına saldırı yapılması olarak gösteriyor.

Birilerini Ankara'daki STK'ları ve genel merkezi arayarak konunun köpürtüldüğünü, alçakça bir algı operasyonu yapıldığını iddia ediyor.

A) Sn. Kırıkçı; Ak Parti'nin duruşundan şüphemiz yokta madem partinize alçakça algı operasyonu yapılmasından bu denli rahatsızsınız: O halde mevkidaşınız Bahattin Yıldız şahsınızın çok yakın bazı dostları tarafından alçakça bir video algısına maruz kalırken neden aynı tepkiyi ortaya koymadınız?

B) Sn. Kırıkçı; birilerinin Ankara'da meeleyi köpürttüğünü iddia ederken Sn. Bahattin Yıldız'a yapılan alçakça video algısı sonrası meseleyi Ankara'da köpürtenlerden biri de sizdiniz. Kaç milletvekiline gidip bu algı operasyonu üzerinden Yıldız'ın görevden alınması için mesai harcamadınız mı?

C) Sn. Kırıkçı; Ak Parti Gençlik Kolları Başkanı Sn. Salih Saraca ait jakuzi videosunun sosyal medyaya düşmesi Ak Parti'ye zarar vermedi mi? Ee; bu videonun fake sayfalara atılmasına vesile olanların da yakınınzdaki birkaç isim olduğu da iddia ediliyor. Neden o zaman yargıya gitmediniz?

4-) ŞEHİRLER YASALARLA YÖNETİLİR!

Sn. Kırıkçı ''Şehirler yasalarla yönetilir'' vurgusu ile neyi kastetti anlamadık ama kendisine sormak isterim: Hangi yasa size Eyyüp Nebi Toki evleri ihalesini verdi? Ve merak ediyorum lütfen açıklayın:

TOKİ'nin tamamlanmadığı için kabul etmediği iddia edilen o evlerin SABIR EVLERİ olarak BŞ Belediyesi tarafından alınması projesinin size ekonomik kazancı oldu  mu, olmadı mı?

Sn. Kırıkçı, ağabeyiniz BŞ Genel Sekreterlik makamından ayrılalı aylar olmasına rağmen iddialara göre hala maaş alıyor, makam aracı kullanıyor. Söyler misiniz; sizin yasa dediğiniz hakedilmemiş maaşı almak mıdır?

Ya da iddia doğruysa bunun neresi siyasi etiğe, dürüstlüğe sığar? Tahammül ettik diyorsunuz ama bırakın hak edilmemiş maaşı, hak ettiğini alamadığı için kirasını ödeyemeyen, siftah yapamadan kepenk indiren esnaf, köylüm size nasıl tahammül etsin? 

5- TEMİZ SİYASET!

Sn. Kırıkçı basın bülteninin her satırında şahsen temiz, dürüst bir siyaset anlayışı içinde olduğu için saldırıya maruz kaldığını ifade ediyor.

Sorarım kendisine:

1- Siz il başkanı, ağabeyiniz Genel Sekreter, bir ağabeyiniz il milli eğitim müdür yardımcısı, bir kardeşiniz Karaköprü'de başka makamda ve TOKİ Evleri, Viranşehir millet bahçesi peyzaj işi, son olarak petrol arazisi projesine ortak olmak mıdır siyasi etik? (Petrol projesine ortak olduğunuz iddiasına net yanıt vermediğiniz için iddia hala tüm gücüyle şehri sallamaya devam ediyor...) 

Oldu olacak şehrin anahtarını siz dört kardeşe verelim başkan? Sizin adalet ve siyasi etik anlayışınız Kırıkçı ailesinin menfaatlerini alkışamak mı?

Siz bu şehrin en önemli makamlarında otururken bir de mağdur edebiyatı yapıyorsunuz ya başkan; siz işinizi yapamadığınız için mahsulünü kaldıramayan çiftçi ne yapsın?

Evine ekmek götüremeyen baba, sofraya yemek koyamayan anne, madde bağımlığının, tefeciliğin, işsiziliğin pençesinde yok olan gençler ne yapsın?

Anlamıyorum Sn. Kırıkçı, il başkanlığı, genel sekreterlik yemedi BŞ Belediye başkanlığını da mı verelim size? Oldu olacak bu şehrin tüm STK Başkanları, belediye başkanları, hatta valilikte bir Kırıkçı mı oturmalı?

6-) O HALDE PROJE KİMİN?

Sn. Kırıkçı basın açıklamasında dahlimiz yok, BŞ'e soracağız falaşn fişman diyor da; projenin kime ait olduğundan dem vurmuyor. Bildiğim kadarı ile BŞ Belediye Başkanı Sn. Zeynel Abidin Beyazgül'de projenin kendisinin bilgisi dışında imzadan geçtiğini ifade ediyor. Kamuoyunda da Sn. Beyazgül'e ciddi bir siyasi baskı yapldığı iddia ediliyor.

Başkan, Roma'yı ben yakmadım dediğiniz anda Neron yaktı gerçeğini masaya vuracaksınız. Aksi halde en güçlü Neron adayı olmaya devam ettiğiniz gibi Roma'da kül olup gider. 

Korkmaya başladım açıkçası!

Yoksa bu petrol arazisinin projesini ben aldım da haberim mi yok? :)

MEHMET6334 KİMDİR Sn. KIRIKÇI?

Sn. Kırıkçı kendisini eleştirenleri şaklabanlık ve Ak Parti'ye zarar vermekle itham ediyor ya; Sn. Kırıkçı kardeşiniz olduğu iddia edilen Mehmet6334 Twitter sayfası admini için de yargıya gidecekmisiniz?



BİR ÖLÜDEN MEKTUP VAR! 

Bel ki ölmedim daha, belki mezarda değilim ama kendisine bir mektup kaleme alıp vicdanı ile başbaşa bırakıyorum...

Size buradan sesleniyorum. Şehirden uzak, karanlık ve soğuk bir gecede sesleniyorum. Dediklerimi ister alın ister almayın. Size kalmış. Ama yine de başınızı elinizin arasına alıp düşünmenizi tavsiye ederim...

Biz ölüler birbirimizle konuşuyoruz. Her birimizin bir hikayesi var. Hepsi de tecrübe etmiş dünyayı. Burada iki yüz önce ölmüş kişiler de var. Eski mezarlıkta dediklerine göre bin yıllık ölüler de varmış. Daha eskilerinde ise çok eski zamanlardan kalan ölüler varmış.

Burada çok kullandığımız bir söz var. Bunu sizinle paylaşmak istedim.

Bu sözümüz "keşke'dir". Tüm konuşmalarımız keşke ile başlar, keşke ile biter. Keşke annemin kalbini kırmasaydım o gün. Evden çıktım. Gözümü mezarda açtım. Annemi dünyada kalbi kırık bıraktım. Keşke öyle yapmasaydım...

Keşke eşime el kaldırmasaydım. Onun gönlünü alamadan göçtüm dünyadan. Halbuki seviyordum onu. Kıskanıyordum onu. Ama keşke kırmasaydım kalbini, kızmasaydım cefakar, vefakar eşime... Keşke onu üzmeden gelseydim bu aleme...

Keşke yalan söylemeseydim.
Keşke hız yapmasaydım.
Keşke malımı dağıtsaydım.
Keşke çocuklarıma iyi davransaydım...

Bir de başka bir keşkemiz var.
Bu keşke burada yatan aşağı yukarı herkesin keşkesi...

Keşke namazımı kılsaydım!
Keşke düzgün kılsaydım!
Keşke ibadetimi aksatmasaydım !
Keşke zekatımı verseydim!
Keşke benden yardım isteyen o muhtaç kişiye yardım etseydim!
Keşke Allah'a sövmeseydim !
Keşke iman etseydim!
Keşke dürüst olsaydım!
Keşke Kur'an okumayı öğrenseydim!
Keşke zamanımı sadece gezip tozmaya harcamasaydım!
Keşke örtünseydim !

Keşke makam sahibi olmak için kendi yol akadaşlarımı satmasaydım.
Keşke kendi yaptıklarımın suçunu başkalarına atmasaydım...

İşte bu keşkeler bizi perişan ediyordu. Zira bazı keşkelerimiz dünyadaki hatalarımız içindi. Ama bu keşkelerimiz ahiret hayatına yönelik hatalarımız içindi.

Hepimiz hatalarımızı düzeltmek için dönmek istiyoruz. Ama
düzeltmek istediğimiz hatalarımız, sizin hayatınızın vazgeçilmezi olmuş...

Burada anlatılacak çok şey var.
Nice hikayeler var.
Nice gözyaşı dökeceğiniz olaylar var.
Ama size son nasihatim şu olsun:

Buradan dönüş yok. Oradan güzel işler yapmaya bakın. Paranız da itibarınız da unvanınız da aileniz de dünyada kalacaktır. İbadetinizi aksatmayın.
Kimseye de haksızlık etmeyin,
Kimsenin hakkını yemeyin.
Hakkı yenilen burada rahat içinde.
Hak yiyenler ise azap içinde!

Sn. Kırıkçı; görüyorsunuz ya, keşkelerin öteki dünyada kimseye bir faydası olmaz ve ben ölmeden diyorum ki; keşke tüm hatalarınızı kabule dip kamyoyundan özür dileyerek istifa etseniz zira sonrasında üzülmenizden endişe ediyorum...

Bu arada basın açıklamasındaki sözleriniz nedeniyle özür dileyin derim. Bu da bildiğin dip diri Ekrem Arpak'ın tavsiyesi. Ölüler ne düşünür bilmem artık...